İZLENMESİ GEREKEN 10 PSİKOLOJİK FİLM
1. Trendeki Kız (2016)
Gerilim ve gizem türü film işsizlik çeken, alkol problemleri olan ve günlerini tren yolculukları yapıp sorunsuz ve muhteşem çiftleri gözlemleyerek geçiren bir kadına odaklanıyor. Genç kadın mükemmel olduğunu düşündüğü bir çifti izlerken mükemmel çiftteki kadının cinayete kurban gitmesiyle sarsılıyor. Cinayetin gizemini çözmeye çalışan kadın cevapsız sorular içinde bir cevap arıyor. Aynı isimli kitabından uyarlanan film gerilim sevenlere süpriz bir sonla buluşturuyor...
2. Cinayet Gecesi (2007)
Los Angeles’ta yaşayan ve son derece akıllı, zengin ve titiz bir mühendis olan Ted Crawford bir gün karısının kendisini aldattığını öğrenir ve onu öldürür. Bu cinayetin hemen ardından da polisi arar ve bildirir. Polis olay yerine geldiğinde şok olur çünkü yerde ölü yatan kadın, polisin sevgilisidir. Willy, Crawford’a avukat olarak atanır. Willy’ nin başarılı bir kariyeri vardır. Başta basit gibi görünen bu davanın altında ise farklı sırlar gizlidir. Her şeyden önce cinayetin işlendiği silah Crawford’a ait değildir. Zaman içinde dava ilerledikçe labirent misali gizemli olaylar silsilesi ortaya çıkacaktır.
3.Zodiac (2007)
San Francisco’da bir seri katil, mektuplar ve şifreli mesajları ile polis ile alay etmektedir. Dedektifler, gazete muhabirleri, bu katili yakalamaya ant içmiş dört kişi filmin esas karakterleridir. Katilin ardında bıraktığı izleri takip eden takıntılı dört adam, ne yazık ki aslında katilin adımlarını izler biçimde şekillenmektedir. Bu katil yıllarca görünmedikten sonra yine ortaya çıktığında sadece öldürdüğü insanlar için değil tüm şehrin kabusu haline gelecektir.
4.Zindan Adası (2010)
Filmde, Teddy Daniels ve Chuck Aule isimli iki polis memurunun, bir akıl hastasının ortadan kaybolması üzerine tehlikeli akıl hastalarının tedavi gördüğü Shutter Adası isimli bölgede konuşlanan Ashecliffe Hastanesi'ne soruşturma yapmak için gitmeleri ve sonradan gelişen esrarengiz olaylar işleniyor. Burada karşılaştıkları isyan tablosu ve çığrından çıkan işler bu davayı gittikçe zora sokar, zamanla rüya ve gerçek arasındaki sınırlar da zorlanır.
Martin Scorsese tarafından Dennis Lehane'nin ünlü romanından sinemaya uyarlanan filmde başrolü Leonardo Di Caprio canlandırmıştır.
5.Siyah Kuğu (2010)
Eski bir balerin olan ve kızına sürekli dans konusunda hırs aşılayan annesi ile birlikte New York'ta yaşayan Nina, yetenekli bir balerin ve dans en büyük tutkusudur. Bir gün Kuğu Gölü balesini sahneye koyan bale yönetmeni Thomas Leroy, yeni sezonda Beyaz Kuğu'yu canlandıran baş balerini değiştirmeye karar verir ve ilk tercih olarak da Nina'yı görür.
Beyaz Kuğu rolünde harikalar yaratan Nina ne kadar çok çalışırsa çalışsın içindeki Siyah Kuğu'yu ortaya çıkaramaz. Fakat rakibi Lily, Siyah Kuğu performansında Nina'dan çok daha iyidir. İki genç balerinin rekabeti ilginç bir dostluğa dönüşürken Nina da kendi karanlık tarafıyla yüzleşmeye başlar...
6.İçinde Yaşadığım Deri (2011)
Antonio Banderas ve Elena Anaya’nın başrollerini paylaştıkları, 2011 yapımı film, psikolojik dram türünün en başarılı yapımlarından biri olarak listemizde yer alıyor. Birçok festivalden ödül toplamayı başaran bu etkileyici yapım da bir kaza sırasında yanarak ölmekten son anda kurtulan eşini yanıklardan oluşan görüntüden kurtarmak için yeni bir deri yaratmak üzerine çalışmalar yapan estetik cerrahı Dr Robert Ledgard'ın çalışmaları anlatılıyor.
Eşinin yanmış vücudunu görmesi üzerine intiharı ve küçük kızlarının da buna şahit olması ile büyük bir depresyon geçiren aile iyice hassaslaşır. Küçük kız büyüdüğünde de psikolojik sorunlar yaşayacaktır...
7.Kevin Hakkında Konuşmalıyız (2011)
Eva, hamile kaldığı gençlik yıllarında bütün kariyer planlarını ve hedeflerini bir kenara koyarak çocuğunu dünyaya getirmeye karar verir. Fakat oğlu için yaptığı bu fedakarlık maalesef Kevin'in çocukluk yıllarından itibaren başlayarak hayatlarını ters yönde etkilemeye başlar. Kevin 15 yaşına geldiğindeyse lisedeki çete gruplarıyla takılmaya başlar ve hiç kimsenin hoş görmeyeceği olaylara karışır.
Eva oğlunun hatalarından dolayı derin sorumluluk ve suçluluk duyarak, nerede yanlış yaptığını sorgulamaya başlar. Bu arada Kevin'in ayrıldığı babası ile yeniden iletişime geçmek durumunda kalır...
8.Umut Işığım (2012)
Pat Solotano her zaman bardağın dolu tarafına bakan, “Her şeyde bir hayır vardır,” sözüne inanan bir adamdır. Karısı kendisini başka bir adam için terk ettikten sonra akıl hastanesinde kalan Pat, karısını geri kazanmaya ve hayatını yeniden düzene sokmaya kararlıdır. Moralinin bozulmasına asla izin vermemeye çalışan Pat anne babasının yanına taşınır ve kendisini karısının istediği türden bir adam olmaya çalışmaya adar. Ancak bu zor bir mücadeledir. Taa ki hayatı istediği gibi gitmeyen güzel bir genç kadın olan Tiffany ile tanışana kadar.
9.Blue Jasmine (2013)
New York'lu çekici ve göz alıcı bir ev kadını olan Jasmine, milyarder kocası Hal ile birlikte son derece gösterişli bir yaşam sürmektedir. Yatırımcı olarak çalışan Hal, son işlerinden birinde battığında, büyük bir mali krizin içine sürüklenir ve iflas etmenin eşiğine gelir. Jasmine evi terk eder ve bir süreliğine, San Francisco'da yaşayan üvey kız kardeşinin yanına gider. Tek çıkış yolu burada hayatını tekrar düzene sokup, zenginlik ve lüks içerisinde yaşamaktır. Ancak içerisinde bulunduğu depresyona alkol ve antidepresan bağımlılığı da eklenince kendisini büyük bir karmaşanın tam ortasında bulur.
10.Ziyaret (2015)
Ziyaret, iki küçük kardeşin uzak bir çiflikte yaşayan büyükanne ve büyükbabasının yanına ziyarete gitmelerini işliyor. Çocuklar çiflik evine vardıklarında ise, büyüklerinin son derece rahatsız edici bir olaya dahil olduklarını anlıyorlar fakat eve dönmek istedikleri anda artık kaçma şansları kalmamıştır...
Gerilim türüne unutulmaz yapıtlar armağan eden M. Night Shyamalan'ın yazıp yönettiği filmde başlıca rolleri Kathryn Hahn, Ed Oxenbould ve Olivia DeJonge paylaşıyor.
Yorumlar
Yorum Gönder